Türkiye’de eşitsizliklere yeni bir bakış: “Eşitsizlik Bülteni”
Türkiye’nin son 20 yılda hem ekonomik alanda hem de insani gelişmişlik seviyesinde belli bir mesafe kaydettiğini ancak Türkiye haritasına yakından baktığımızda bu gelişmenin bütün bölgelerde benzer bir seyir izlemediğini vurgulayan “Eşitsizlik Bülteni” 21 Ocak’ta yayınlanacak.
Bülten bağımsız bir grup araştırmacı ve sivil toplum gönüllüsü tarafından hazırlanıyor ve Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı desteğiyle yayınlanıyor.
“Eşitsizlik Bülteni” bölgeler arası gelişmenin eşit yayılmadığını Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 2017 yılında hazırlanan Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Endeksi (SEGE) çalışması ile açıklıyor. Haritanın güneydoğusunun diğer bölgelerle dramatik farklar gösterdiğini fark ediyoruz. “Eşitsizlik Bülteni” de bu eşitsizlikleri daha yakından görmek ve göstermek, böylece gerek kamuoyu nezdinde gerekse karar alıcılar nezdinde bir farkındalık oluşturmak amacıyla yola çıkıyor.
Bölgesel eşitsizliği görünür kılmayı amaçlıyor
“Eşitsizlik Bülteni” Türkiye’deki bölgesel eşitsizliği objektif verilerle görünür kılmayı amaçlıyor. Reha Ruhavioğlu bunu şu şekilde açıklıyor:
“Z Kuşağı tartışmalarından bir örnek verelim. Çalışmamızda üniversite eğitimi almak için öğrencilerin İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirleri tercih ederken “Eşitsizlik Bölgesi (6.Kademe’de yer alan iller)” olarak adlandırdığımız bölgenin öğrenciler tarafından cazip görülmediği ortaya konuyor. Bu durum, bu bölgedeki bir lise öğrencisinin ülkenin batısına göç etmesi, ailesinden kilometrelerce uzakta yaşaması, tüm çevresini değiştirmesi anlamına geliyor. Ankara’daki bir genç ile göç etmek zorunda kalan bir gencin farklı üniversite deneyimlerini yaşayacağını söylemek çok yanlış olmasa gerek.”
Toplumsal dinamikleri etkileyen önemli bir faktör
Eşitsizlik Bülteni fikrinin nasıl ortaya çıktığını sorduğumuzda ise Ruhavioğlu bunu şöyle yanıtlıyor:
“Eşitsizlik Bülteni fikri çeşitli kategorilerdeki il ve bölge bazlı verilere baktığımızda Türkiye’deki bölgesel eşitsizliğin çarpıcı biçimde fazla olduğunu ayırt etmemizle ortaya çıktı. Akabinde hem Türkiye’nin OECD ülkelerinden bu konuda olumsuz anlamda fazlaca ayrıştığı hem de yıllar itibariyle bu eşitsizliğin azalmadığı yönündeki çalışmalara odaklandık. Son olarak, yapılan araştırmalarda bölgesel eşitsizliğin birçok kategoride toplumsal dinamikleri etkileyen önemli faktörlerden biri olduğunu ayırt etmemizle birlikte bu dinamikleri okumak adına Eşitsizlik Bülteni çalışmasını yapmaya karar verdik.”
Çalışanlar ve metodolojisi
Ekiplerinin çok kalabalık olmadığını ama bir bülten için de yeterince kalabalık olduğunu belirten Reha Ruhavioğlu “yoksulluk, eşitsizlik ve bölgesel kalkınma” konularında Ömer Burak Tek ile birlikte bülten için veri toplama, veri analizi ve raporlama sürecini yürüttüklerini söylüyor.
Ömer Burak Tek özellikle TÜİK tarafından 2015’de yapılan “İllerde Yaşam Endeksi” çalışmasının verilerini ve araştırma metodolojisini “Eşitsizlik Bülteni” çalışmasına uyarlıyor. Buna ek olarak, Türkiye’deki ulusal ve uluslararası kaynakların ürettiği bölgesel eşitsizliğin durumunu ortaya koyacak verileri topluyor ve analiz ediyor. Ayrıca çalışmada kullanılan verilerin sosyal, siyasi, iktisadi yansımalarını derinlemesine tahlil etmek adına çalışmalar yürütüyor ve bunun için konu hakkında uzman, araştırmacı, akademisyen ve bölge aktörleriyle bir araya gelerek araştırma sürecini derinleştiriyorlar.
Tasarım ve diğer görselleştirme çalışmalarını “Archetype Creative Studio”nun yürüttüğünü söyleyen Reha Ruhavioğlu, ekibin koordinasyonu, bültenin yayınlanma süreci ve diğer etkinlikler için de destek aldıkları başka gönüllülerin olduğunu da ekliyor.
“Birçok kategoride güncel veri bulmakta zorlandık”
Bu süreçte kendilerini en çok zorlayan şeyi sorduğumuzda ise “güncel veri bulmanın zorluğu”na değinen Reha Ruhavioğlu şöyle devam ediyor:
“Eşitsizlik Bülteni’ni hem veri hem de metodoloji olarak üzerine kurguladığımız TÜİK’in İllerde Yaşam Endeksi çalışması 2016’da yayınlanmış ancak 2015 verilerini baz alıyor. Bu sebeple verileri güncellememiz gerekiyordu. Özellikle çalışmanın il ve bölge bazlı olması sebebiyle birçok kategoride güncel veri bulmakta zorlandık.”
21 Ocak’ta yayın hayatına başlayacak ve ilk sayısında eğitim konusunda Türkiye’deki bölgesel eşitsizliği inceleyecek olan “Eşitsizlik Bülteni”, her ay bir kategoriyi tema olarak belirleyecek. Bu tema kapsamında e-bülten haricinde podcast, youtube yayınları, çalıştaylar ve online görüşmeler gibi çeşitli etkinliklerle bültenin zenginleştirilmesi planlanıyor.
Duyuruları, e-posta ve sosyal medya hesapları üzerinden okuyuculara duyurulacak.
İlgili adresler şöyle: