Roman dernekleri: Plan var ama eylem yok
Türkiye’de Romanların barınma, eğitim, istihdam, sağlık, ayrımcılık ve derin yoksulluk problemleri halen devam ediyor. Türkiye’de Roman STK’lar tarafından da sıklıkla dile getirilen bu problemlere kamu ve sivil toplum ortaklığıyla çözümler aranıyor. AKP’nin 2016’da yayınladığı “Roman Vatandaşlara Yönelik Strateji Belgesi”, CHP’nin “Romanlara Yönelik Eylem Planı” da bu sorunları çözmek için yola çıkmıştı. Strateji eylem planlarının bitiş tarihi yaklaşırken sahada neler yapıldı, daha alınması gereken ne kadar yol var?
Yazı dizisinin ikinci gününde bu soruların yanıtlarını Roman dernekleri yetkililerinden aldık.
TIKLAYIN – Roman eylem planları için süre doldu ama sorunlar bitmedi
“Yanlış kişilere yanlış yerlerde görevler verildi”
Halil Demirişleyen (Avrupa Asya Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı): Hükümetin eylem planında Romanların sosyal entegrasyonu için iyi denemeler vardı ama başarısız oldu. Bakıldığında bu topluma faydası olacak güzel şeyler vardı ama yanlış yollar izlendi ve yanlış kişilere, yanlış yerlerde görevler verildi. Roman sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte hareket etme kabiliyeti geliştiremediği için toplumun kılcal damarlarına inilmedi. Bu eylem planlarının sahada bir karşılığının olmamasının sebebi Roman sivil toplumunun siyasetten bağımsız olarak konuları ele almaması.
“Yerel yönetimlerin planlarına eklenmeli”
Aydın Elbasan (Trakya Balkan Rumeli Dernekleri Federasyonu): Sadece strateji eylem planlarının yazılması yetmiyor, gerçekten bir uygulama olacaksa yerel yönetimlerin bu planları kendi eylem planlarına eklemesi gerekiyor. Bu konuyu muhalefet ve iktidar partilerinin genel başkanları özveri ile çalışarak bir an önce çözmeli. Bu yapılmadığında belediyelerin hazırlanan eylemlere bütçe ayırması zor, sadece yazılması ile kalıyor ve sahaya yansımıyor.
“Sadece sorunlar gündeme geldi”
Rıza Ürütükçü (AZ 81 Spor Kulübü Derneği Başkanı): Hükümetin yayınladığı birinci Eylem planı çerçevesinde eğitim kapsamında yaşanılan olumsuz durumlar oldu. Devletimiz eylem planı çerçevesinde SİROMA projesi uyguladı. Burada eğitim konusunda utanç verici bir olay yaşadık ve bunu engellemeye çalıştık. Romanların ağırlıklı eğitim gördüğü okulların bahçesine konteyner konuldu. O konteyner hala Edirne Merkez ilçesinin Yıldırım Mahallesi’nde bir okulun bahçesinde duruyor. Bu konteynerler Roman çocuklarının içerisinde ekstra ders yapmaları için bütün illere yaygınlaştırıldı. Roman çocuklar o konteyner içerisine girip, sosyal aktivite yaptırılarak sosyal entegrasyonun sağlanması amaçlandı. Burada bir ayrımcılık olduğu için çok sayıda dernek başkanı tepki gösterdi.
Hükümetin de ana muhalefet partisinin de hazırladığı eylem planlarında muhtemel farklar elbette var ama bir ortak özellik aranıyorsa ikisinin de sahada ciddiyetle uygulanmaması. Hükümetin planında birçok bakanlığa görevler verildi fakat sivil toplum kuruluşları sürecin içerisine aktif olarak giremediği için fiilen ortadan kalkmış durumda. Muhalefet partisi eylem planını il ve ilçe başkanlıklarına, belediyelere gönderdi ama belediyelerin bu eylem planlarına bütçe ayıracak gücü olmadığı ve sivil toplum bu sürece dahil edilmediği için çok ciddiye alınmadı. Özetle hazırlanan iki eylem planı da sahaya yansımadı. Sadece Romanların yaşadığı sorunlar gündeme geldi ve bitti.
SİROMA PROJESİ
Proje Başlangıç ve Bitiş Tarihi: 2015-2017
Proje Bütçesi: 10 Milyon 430 bin Euro
“Romanların Yoğun Olarak Yaşadığı Alanlarda Sosyal İçermenin Desteklenmesi” (SİROMA Projesi) bu süreçte, AB Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında hazırlanarak, yürürlüğe konuldu. Bu proje Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın koordinatörlüğünde, Milli Eğitim, Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları ile ilgili diğer kamu kurumlarının sorumluluğunda yürütüldü. Ayrıca İçişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, İŞKUR, TOKİ, belediyeler gibi ilgili kurumların mevzuat, tüzük, strateji planı gibi belgelerinin de hedef gruba odaklanarak, ayrımcılık ve sosyal içermeleri açısından değerlendirilmesi de öngörüldü.
SİROMA dahilinde toplamda 6 ilde 15 Sosyal Dayanışma Merkezi (SODAM) faaliyete geçirildi. Bunun yanı sıra proje içerisinde Romanların yoğun olarak eğitim gördüğü 44 okula konteynerler konuldu. Konteynerlerin okullara yerleştirildikten sonra bir ayrımcılığa sebep olacağı Roman sivil toplum dernekleri tarafından fark edildi ve çalışmaların durdurulması için tepki gösterildi. Bunun neticesinde uygulama durduruldu. Hiçbir faydası bulunmayan 44 konteyner okullara 5 yıllığına zimmetlendiğinden kapıları kitlendi ve kullanıma açılmadı.
“Yetkili mercilerin bu planlardan haberi bile yok”
Şenol Küçükpazarcık (İstanbul Rumeli Balkan Göçmenleri Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı): Yetkili mercilerin bu planlardan haberleri bile yok. Belediye başkanları bu eylem planını tanımıyor. Bu eylem planına göre ayda bir ilçelerde belediye başkanlığı bünyesinde Roman toplantısı yapılması gerekiyordu. Bu da yapılmıyor. Eylem planlarıyla ilgili pek çok çalışmaya katıldım ama uygulamaya geçenler konusunda bir fikrim gerçekten yok.
“İzmir’de iyi bir çalışma grubu oluştu”
Emin Karameşe (İzmir Roman Toplumu Gençlik Eğitim ve Kalkınma Derneği Başkanı): İzmir’de CHP’nin eylem planlarıyla ilgili iyi bir çalışma grubu oluşturuldu. İl başkanlığı bünyesinde bir komisyon kuruldu. Bu komisyon, İzmir’de belediyelerle sürekli görüşerek neler yapılabileceği konusunda toplantılar yapıyor. Bu da birçok belediyenin Romanlara dönük yatırımlarında kolaylaştırıcı oluyor. Özellikle Karşıyaka Belediyesi’nin çalışmalarıyla hayata geçen kooperatif sayesinde istihdam ve üretim oluyor.
“Yatırım araştırmaları sürüyor”
Alper Yağlıdere (İzmir Konak Kent Konseyi Genel Sekreteri): Konak Belediyesi, 2019’un Kasım ayında Batı Balkanlar ve Türkiye’de Roman Sivil Toplumu Geliştirme Ortak Girişimi ile “En Roman Dostu Belediye Başkanı” olarak seçildi. Belediye 2021’de İzmir Ekonomi Üniversitesi ile çalışarak bölgelere yatırım araştırmalarına devam ediyor. Belediyenin AR-GE departmanı Dikili bölgesinde yaptığı araştırmalar neticesinde Roman ailelerinin çocuklarına eğitim verilmesi kapsamında bir eğitim merkezi üzerine çalışıyor. Kent Konseyi bünyesinde bir Roman çalışma grubu oluşturuldu ve bu konuda çalışmalarına devam ediyor.
İzmir’de CHP Stratejik Eylem Planına Dönük Yapılanlar
– Karşıyaka Belediyesi
* Mesleki Kurslar ile 550 Roman Kadına mesleki kurs verildi.
* Kurslarda üretilen malların satımı için ürün pazarları ile İzmir Roman Toplumu * Üretim ve Pazarlama Kooperatifi kuruldu.
* Pandemi Döneminde Düzenli Gıda Desteği sağlandı.
– Konak Belediyesi
* Roman Kültür Merkezi ile Roman Gençlik Merkezi (Uyuşturucu ile Mücadelede Rehabilitasyon Merkezi) açıldı.
* Roman Üretim ve Pazarlama Kooperatifi ve Konak Kent Konseyi Roman Çalışma Grubu oluşturuldu.
* Roman Çocukları için 0-3 yaş olarak iki kreş açıldı.
* Engelsiz Yaşam Köyü kuruldu.
“Bazı yerlerde eylem planları e-posta ve fakslarda kaldı”
Erdal Yalçın (İstanbul Rumeli Balkan Göçmenleri Roman Dernekleri Federasyonu): Yerel seçimlerden sonra eylem planları ve Roman sorunları başlığında İBB’de bir çalıştay yapıldı. Bu çalıştayda sorunlar ve çözümler ortaya konuldu ve Ekrem İmamoğlu’nun Romanlar için verdiği sözler oldu. Yapılması planlanan çalışmaların takibi için 6 federasyon ve 44 dernek bir araya gelip, bağımsız bir Roman İzleme Komitesi oluşturduk. Bu komite çeşitli kapsamlarda ayrıntılı raporlar hazırladı ve özverili bir şekilde sahada takip ettik.
Hükümetin ve CHP’nin eylem planlarının sahada bir uygulamasını görmedik. Muhalefet partisinin yaptığı çalışmalarda yer aldım. Bu eylem planı bazı bölgelerde maalesef e-posta ve fakslarda kaldı. İstanbul’da çok iyi uygulamalar görmedim. İzmir’de başarılı uygulanıyor ama bu, milletvekili Özcan Purçu’nun sürekli orada olması ve oradaki meclis üyelerinin aktif çalışmasından kaynaklanıyor. CHP’nin eylem planıyla ilgili belediye daire başkanları ile görüştüğümüzde, “Bu partinin eylem planı ama biz burada kamuyuz ve bunu uygulayamayız” dediler. Bir daire başkanını ziyarete gidildiğinde tüm sorunlar oradaki yöneticinin vicdanına ve Romanlara bakış açısına kalıyor.
“Mahallemize özgüven kazandırdı ve kimliğimizi geri verdi”
Şükrü Pündük (İstanbul Roman Dernekleri Federasyonu): Sulukule’de kentsel dönüşümle yapılan evlerin etrafını demir kapılar ve dikenli tellerle kapamışlardı. Biz bunu dile getirince İBB mahallemizde demir kapıları kaldırdı. İnsanlar o yolları kullanmaya başladı. O kapıların kaldırılmasında Roman İzleme Komitesi’nin çok büyük etkisi oldu. Bu bize mahallemizde özgüven kazandırdı ve kimliğimizi elimize geri verdi. Ayrıca mahallede kültür evi ve kütüphane yaptılar.
Temel gıda hayati önem taşıyor
İstanbul Roman İzleme Komitesi, 16 Kasım 2020’de İBB’de yapılan Roman Çalıştay değerlendirme raporunda şunlara yer verdi:
- Çalıştay raporunda geçen Roman yurttaşların birlikte karar alacağı ve sonuç üreteceği Roman Masası’nın kurulmasının beklendiği,
- Çalıştay raporu 82. Sayfada açıklanan kreşlerin açılması hususunda açılan bir kreşin bulunmadığını ve kadınlara yönelik çalışmaların beklendiği,
- Yine çalıştay raporu 82. Sayfada yer alan etüt merkezlerinin açılması konusunda bir adım beklendiği (eğer bu merkezler açılmış olsaydı pandemi döneminde Roman çocukları eğitime erişimde sıkıntı yaşamayacaktı),
- Roman üniversite mezunu gençlerin Roman Eğitim Merkezlerinde rol model olarak istihdam edilmesi yönünde çalışmaların beklendiğini,
- Hak mücadelesi yürüten Roman derneklerinin kapasite geliştirme yönünde desteklenmesi hususunda bir adım beklendiği,
- Yoksulluk sebebiyle temel gıda, bebek bezi, bebek maması vb. ihtiyaçlar adına ayni yardımlar konusunda adım beklendiği ve pandemi dolayısıyla yoksulluğun derinleşmesiyle birlikte bu konunun hayati önem taşıdığını,
- Çalıştay sonrasında Sulukule’de mahalle evi açılması dışında başka gerçekleşen bir eylem olmadığını belirtmiştir.
Çalıştay raporuna buradan bakabilirsiniz.
“Hükümetin eylem planı hala sahada yürürlükte”
Hacı Arif Davulcu (İstanbul Vali Danışmanı): Hükümetin planlarının uygulanması yönünde İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın danışmanlığı görevine getirildikten sonra İstanbul’da her ilçe kaymakamlığında birer Roman sivil toplum kuruluşu yetkilisini koordinatör olarak görevlendirdim, toplamda 28 koordinatörle izleme ve sorunların çözümünde etkili rol oynadık. Strateji belgelerinde Roman dernekleri birinci partner olarak gösteriliyor ve sürece katılımı tam destekleniyor. Ama özellikle İstanbul’da derneklerin durumu hiç iç açıcı değil. İstanbul’da 62 Roman sivil toplum kuruluşu var. İl Sivil Toplum Müdürlüğü aracılığıyla birebir inceleme yaptık, genel kurulunu yapmamış ama federasyon olarak görev yaptığını iddia eden sivil toplum kuruluşları var. Çocuğun başkan, annenin başkan yardımcısı, babanın sayman olduğu ve karar defteri kayıp dernekler bulunuyor. Bazı derneklerde vefat etmiş insanlar hala dernek başkanı gözüküyor. Durum böyle olursa nasıl kapasite geliştireceğiz diye kendime soruyorum.
Hükümet tarafından yayınlanan planının eksiklikleri elbette var. Bu süreçte ortaya çıkan eksikliklerin yine strateji belgeleri ve genelgelerle çözülmesi; sorumlu kişileri doğru politika izlemeye yönlendirmemiz gerekiyor. Hükümetin yaptığı eylem planları sahada hala yürürlükte. Muhalefetin hazırladığı eylem planı parti il ve ilçe başkanlıklarına gönderilirken, hükümetin yaptığı strateji belgeleri Resmî Gazete’den yayınlanıyor. Bu da ikisi arasındaki en temel farktır. Birisi vaat ediyor, diğeri ise uygulanması için yazılı bir emir niteliği taşıyor. Devletimizin yayınladığı eylem planlarının ciddiyeti, Cumhurbaşkanımız tarafından 8 Nisan 2021’de yayınlanan genelge içerisinde ‘sorunların çözümüne hız verilmesi gerektiği’ mesajından anlaşılmalı.
Dokuz Roman genci konservatuvara yönlendirildi
28 koordinatör, Valilik başkanlığında 26.02.2021 tarihinde İstanbul’da kamu kurumlarıyla bir araya gelerek Romanlarla ilgili 2. Aşama Eylem Plan toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda İstanbul Valiliği’nin Roman vatandaşlara yönelik çalışmalarına dair Vali Yardımcısı Şevket Atlı bir değerlendirme sunumu gerçekleştirdi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Arzu Gür, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyeleri; Prof. Dr. Faruk Taşçı ile Doç.Dr. Başak Işıl ALPAR ile İstanbul Valiliği Danışmanı Hacı Arif Davulcu katılımcılara yönelik birer sunum gerçekleştirdi.
Bu toplantı sonrasında Davulcu, İstanbul’da bir üniversite bünyesinde Roman Enstitü Merkezi kurmak istediklerini belitti. Koordinatörlerin öncelikle Roman mahalleleri kapsamında bir araştırma yaparak ihtiyaç haritasının çıkarılmasını gerçekleştireceğini aktardı. Burada kamu kurum ve kuruluşları ile strateji belgelerinde yazan birçok maddenin hayata geçmesi için koordinatörlerin kolaylaştırıcı bir rolde olacaklarını ifade etti. Yine bu kapsamda 9 müzisyen Roman gencinin Valilik desteği ile konservatuara yönlendirildiğini söyledi. Yine Kuştepe’de İlçe Emniyet mensuplarının Roman çocuklara giyim eşyası dağıtarak bir araya geldiklerini gördük.