“Çocuklarımızın geleceği kömür çöplüğüne hapsoldu”
Şırnak’ın en önemli geçim kaynaklarından biri olan kömür madenleri, yıllardır bu şehirde yaşayan çoğu aile için ekmek kapısı. Sadece maden işçilerinden bahsetmiyoruz, işletmenin bir alana yığdığı “çöp kömür atıkları”nı “ayıklayarak” geçinen yüzlerce insan var.
Kömür madenlerinde daha önce çalışmış fakat özelleştirilmiş işletmelerde iş bulamayan birçok insan, çöp kömür toplayıcılığı yapıyor. Bu tehlikeli bir iş ancak evlerini geçindirebilmek için bu riski göze alıyorlar. Üstelik aralarında çocuklar da bulunuyor.
15 kilometrelik yürüyüş
Çöp kömür toplayıcılarının işletmelerle bir bağlantıları yok. Her toplayıcı hafriyattan ayıkladığı kömürü kendi imkânlarıyla piyasa fiyatına satıyor ya da evinde yakıyor. Şehir merkezinden 10-15 kilometre uzaklıktaki Avgamasiya bölgesindeki maden çıkarma bölgesine çoğunlukla yürüyerek ulaşıyorlar. Sabahın erken saatlerinde gelip günde 10 saate varan bir mesai yapıp 5-10 el arabası kömür topluyorlar, o da şanslılarsa. Bir ton körütün fiyatı da 280-300 TL arasında değişiyor. Serbest pazar olduğu için maden işletmeleri kömür kalitesi değişiyor diye farklı rakamlar veriyor. Ama genel olarak fiyatlar bu civarda.
Alanda da bazen 20 kişi oluyorlar bazen 150. Çoğu, hayatını maden işletmelerinin kömür ocaklarında damar açarak geçiren eski maden işçisi. Birçok madenin kapanmasıyla işsiz kalınca bu işi yapmaya başlamışlar.
“Bazen traktörle bazen eşeklerle taşıyoruz”
İdris Üstün (44) bu işi yapanlardan biri. 15 yaşından beri hayatını kömürden kazanıyor. “Şırnak’ta kömür madenciliği başladığından beri bu işte çalışıyoruz” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Bazılarımız on yıldır, bazılarımız daha uzun zamandır bu işten ekmeğimizi kazanıyoruz. Eskiden kuyu sistemiyle kömür çıkarırdık. 2015’te kuyu sistemi kapatıldı. Maden işletmelerinde sigortalı iş bulamadığımız için burada çalışmak zorundayız. Madende damarlar açılırken bazen kömür ve hafriyat birbirine karışır, bunlar şirket için çöp kömür sayılır. Hafriyatın yarısından fazlası kömür ise kendi işçileri ayıklar. Ancak uğraşmak istemedikleri, çok az kömür bulunan kamyonları belirlenen alana dökerler. Biz de burada oluşan tepecikteki çöp kömür ve hafriyatı ayıklıyoruz. Bazen yükümüzü eşeklerle taşıyoruz bazen traktörlerle.”
“Şu an çalışan çocukların geleceği de bu”
Bireysel olarak kendi güvenliklerini almaya uğraşan çöp kömür toplayıcıları arasında her yaş grubundan insana rastlamak mümkün. Çocuklara bile. Üstün, bu durumu şöyle açıklıyor:
“Ben de çoğu kişi gibi çocuk yaşta bu işe başladım. Başka seçeneğimiz olmadı. Kimseye bağlı olmadan çalışıyoruz. Çocuklar da gelip bizimle çöp kömür topluyor. 12-15 yaşında olanlar da var. Bazıları birkaç gündür burada. Mesela, 15 yaşındaki kuzenim de benimle geliyor. Şu an çalışan çocukların geleceği bu kömür işi. Şırnak’ta zaten kömürden başka bir şey yok, her tarafta kömür çıkartılıyor. Bir fabrika bile yok ki çalışabilelim. Bizim kaderimiz kömür. Bizden önce de burada çalışanlar vardı, bizden sonra da çocuklarımız devam edecek. Bazen kamyon hafriyatı dökerken herkes bulduğu kömür parçasına atlayabiliyor, bu da kazalara sebep olabiliyor.”
Zaman zaman kazalar da oluyor
Madenden çıkarılan çöp kömürler bir yamaçtan aşağı dökülüyor. İşçiler burada ayıkladıkları kömürleri yukarı doğru yuvarlamaya çalışıyor. Bir parçanın aşağı kayması veya başkasına denk gelmesi halinde iş kazaları kaçınılmaz oluyor. Dolayısıyla zaman zaman kazalar da yaşanabiliyor. Yukarı çıkarılan kömür parçaları satılmak üzere işçilerin kiraladıkları traktörlere yükleniyor. İşçilerin birbirinden bağımsız çalıştıkları yükleme işlemi, çocuklar için daha zor bir süreç. Ayrıca yetişkinlere oranla topladıkları kömüre alıcı bulmakta da zorlanıyorlar.
“Yüzde 40 engelliyim ama başka çarem yok”
Halil Oral, madende çalıştığı dönemde geçirdiği kaza nedeniyle yüzde 40 engelli olmasına rağmen bu zorlu işte çalışıyor. “Ben 15 yıldır bu işteyim” diyor, “Eskiden kuyularda çalışıyordum. Ben kuyuda çalışırken üzerime duvar yıkıldı ve şu an yüzde 40 engelliyim. Buradan başka yerde çalışamam. Burası da benim için çok zor ama başka çarem yok. Yoksa kim böyle bir işi yapmak ister? Sigortasız çalışıyoruz. İş güvenliğimiz yok ama elimizden geldiğince dikkat etmeye uğraşıyoruz. Bazı günler yevmiyemiz çıkıyor, bazen de çıkmıyor. Genelde aylık kazancımız 1000 ile 3000 TL arasında değişiyor. Ne kadar süre devam edebilirsek, edeceğiz.”
Tamamen kol gücüne dayanan bu işte kömürün karası, işçilerin sadece avuçlarına değil geleceklerine de siniyor. Toplayıcılar, başka işte çalışma fırsatı bulamadıklarına yönelik sitemlerini dillendirirken, en çok da çocuklarının geleceğinin de kömüre hapsolmasından endişe ediyor.